12 Şubat 2011 Cumartesi

ruyamda devrimdeydim

evet bildigin devrimdeydim. once bir gotum atti, bak atmadi demiyorum, herhal nazim'in sorusu plak gibi dondu durdu kafamda, ruyama kadar uzadi durust bir cevap bulmam. sordum, oglum verir misin bir isayana her seyini, var mi sende o got diye, bak ne bulduk.



kisili kaldim. etrafimda yuruyuse gecen, polisin onune, coplara, silahlara dogru yuruyen insanlarin arasindaydim, gidecek bir yer yoktu. panikledim ve korkumla bogustum. Pistim, pisicam, ama kacacak yer yok. Buraya kadar gelmisim artik gidecek yerim de yok. ya aglaya aglaya, ya gule gule , biliyorum.
sonra kafami kaldirdim ve aralarina katildim.
ama tabi bu hic bir seyi kanitlamaz.
ama bu bizi okumaktan da alikoyamaz.
oyleyse neymis


evet biliyorum, sirf devrim diye HEYO ISTE DEMOKRASI ISTE OZGURLUK, diye bagirmak, olmuyor. Misir devrimi, biliyorum ki bizi lalaland'e goturecek bir kapi degil.
ama bi devrim var.
iste bi umut.

p.s. ve tabi ki special thanks to behzat c. 
cunku artik
herkes
tol'u
ve
"devrim vaktiyle bir ihtimadi ve cok guzeldi"yi biliyor.

Hiç yorum yok: