5 Şubat 2010 Cuma

thats not my name

"olum muzik ne guzel sey lan.."

gun icinde farkli yer ve zamanlarda kendini belli etmis olan askim, iste bu cumleyle bilincimin derinliklerinden msn alemlerine vurdu. bir yerlerim donmasin diye hizli hizli yuruyup bi yandan dusunurken, bir magazanin onunde zink diye durmamla ilk dalgayi hissettim. latin amerika-afrika- jazz bilemeyecegim bir melodi geliyor icerden. durdum, dinledim, isindim. bir anda
'gecenin kacinda buz gibi sogukta eve yurumek'ten, 'guzel bir gece tatli bir yuruyus yaparken muzikle sevinmis' e donuverdim. "muzik insana neler yapiyor bea"  cumle kafamda tam olarak sekillenmese de derinde bir yerde benzeri bir his olustu. gulumsedim filan.

eve geldim. bilgisayar basinda anlamsiz seylerle ugrasiyorum ama bir yandan muzik caliyor. gentle giant. hayatimi heralde  gentle giant dinleyerek gecirsem, mutlu olurum diye dusunuyorum. (cok kisisel iletimsi oldugu icin kimseye de soylemedim) oyle dineldim kendi basima.

asagi indim, yemek yiyoruz, eline saglik cok guzel bidi bidi. ablamin odasindan bir sarki sesi geliyor, ne bilmiyorum, ama yunanca. 'oha, evimdeyim, sicagim, ailemle yemek yiyorum, muzik de cok guzel  ' oluyorum. muzik filan dinliyorum yerken.

sonunda yes'in bir parcasina denk geliyor ve patliyorum: "olum muzik ne guzel sey lan.."

saka mi yapiyorsun diyor. o da seviyor cunku, manasiz bir sey soluyorum, muzik tabi ki cok guzel bir sey.
sadece muzik dinlemek icin yasayabilirim sanirim. diyorum.


haklisin diyor.


hakliyim tabi ya.
muzik cok guzel bisi olum.

Hiç yorum yok: